İlk uzun erimli Kürt gazetesi olan Rêya Teze‘nin 1930 yılından itibaren başlayan tarihi, yazı ve araştırmalarıyla önemli bir yere sahip olan yazar Rohat Alakom tarafından kaleme alındı. Kitabın basımı geçtiğimiz aylarda Avesta yayınları tarafından yapıldı.

Tarih yazarken ya da okurken çokça güzel bir anlatıya, söze, akıcılığa ihtiyaç duyulmadığı düşünülür. Ya da güzel anlatı en son gelen bir kuralmış gibi davranılır. Yeni kuşaklara kalıcı bir tarihi bellek bırakılmak isteniyorsa, bunun için en sona bırakılan kuralın, en başa geçmesi gerekir: tarih anlatıcılığı. Tarih öğretilecek ise iyi bir anlatıcı olmak şarttır. Bunu bugün en iyi başaran Kürt yazarlarından birisi de Rohat Alakom’dur. Onun yazılarını okuyunca geniş ve lezzetli bir dil olan Kürtçenin, tarihi anlatıma ancak bu kadar yakıştığını görürsünüz. Rohat Alakom’un dili zihine tarih sayfalarını nakşederken, dimağa da taze hoş ferahlatıcı bir tat bırakır. Tıpkı Elegez yaylalarından esen rüzgarın getirdiği pûng’un[1] kokusu gibi.

Yazarın Rêya Teze 1930 isimli kitabında, okuyucu gazetenin ilk basıldığı 25 Mart 1930 yılından son döneme dek geçirdiği tüm tarihi aşamaları kolaylıkla bulacaktır. Aynı zamanda bu çalışma, Kürt basını ve gazeteciliği için iyi bir el kitabıdır. Yazar gazetenin geçirdiği aşamaları şu başlıklar altında toplamıştır:

            – Başlangıç Yılları (1930-1937)

            – Rêya Teze’nin Kapatılması (1938-1954)

            – İlerleme Yılları (1955-1988)

            – Perestroyka ve Glasnost DönemindeRêya Teze (1989-1991)

            – Rêya Teze’nin Buhranlı Yılları (1992-2022)

Kitapta gazetenin yayın kurulundan, teknik çalışanına kadar tek tek incelenmiş ve bu çalışmaların hangi aşamalardan geçtiği itinalı bir şekilde ve detaylı olarak ortaya konulmuştur. Gazetenin eski sayılarında basılan fotoğrafların bir kısmı kitapta toplanmış hoş ve şık bir arşiv oluşturulmuştur. Bu kitaptan bakıldığında Rêya Teze‘nin ilk basımının Kürtler için ne denli büyük bir önem taşıdığı ve umut olduğu rahatlıkla anlaşılmaktadır. O dönem yaşanan sevinç Rohat Alakom sayesinde 93 yıl sonra bugünün okuyucusuna ulaşır. Gazete salt haber değil, dönemin edebiyat ve sanat konularına da önemle yer vermiştir. Çeşitli şiirler, öyküler paylaşıldığı gibi sanatın diğer alanlarında yapılan çalışmalardan okuyucu haberdar edilmiştir. Ermeni yazar ve sanatçıların çalışmalarına özenle yer verilmiş, bazı yazılar Ermeniceden Kürtçeye çevrilmiştir. Kürt dili ve edebiyatının gelişiminde Rêya Teze özel bir yere sahip olduğu gibi en uzun erimli gazetelerden biri olmuştur. Neredeyse bir yüzyıl boyunca süregelmiştir.

Rêya Teze’nin üçüncü sayısındaki yazarların günümüz okuyucularına dahi seslendiğini duymak etkileyicidir. Örneğin Egide Mexso, Eşqa Xwendinê başlıklı yazıya yer verilmektedir. Okuma yazmanın az olduğu dönemlerde bu yazı kaleme alınmıştır. Egide Mexso yazısında ”xwendin merîfeteke xweşe”[2] demiştir.

1930′ da Kürtçe Latin alfabesi ile basılan Rêya Taze gazetesi 1938-1955 yılları arasında Stalinci baskıların yoğun olduğu dönemde kapatılmıştır. Kitapta anlatıldığına göre Stalin’in baskılarından “yalnız Kürtler değil diğer halklar” da nasibini almışlardır. Yaklaşık on sekiz yıl boyunca Kürtler gazetelerinden yoksun bırakılmıştır. Gazetenin ikinci yeniden çıkışı ise Stalin’in ölümünden iki yıl sonra yani 1955 yılında gerçekleşebilmiştir. Rêya Taze Mîroyê Esed’in genel yayın yönetmeni olduğu dönemde haftada iki kez yayımlanmış ve en parlak dönemini yaşamıştır. Kürtçe Latin alfabesiyle çıkmış olan gazete 1955 yılından itibaren Kiril alfabesi ile basılmıştır.

Gazete 1980 yılında 50. basım yılını kutlarken Kiril alfabesi ile başlık atmış ve manşet ”kızıl” renkte basılmıştır. Gazeteye verilen “hürmet nişanı”nın fotoğrafı manşetin sol başında yayımlanmıştır. Bu sayıda Kürtlere bu gazeteyi çıkarma imkanı sunan Lenin ve Ermenistan Komünist Partisi’ne selam çakılması dikkat çekicidir. İlk sayfada Rêya Teze‘nin Egîtê Xudo, Mîroyê Esed, Emerîkê Serdar, Egîtê Sinco ve Byûzand Tatosî isimli 5 çalışanı Ermenistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti Yüksek Sovyeti’nin hürmetnamesiyle ödüllendirilmiştir.

Ancak sonraki yıllarda özellikle Sovyet Sosyalist sistemin değişmesiyle birlikte Kürtlerin biricik gazetesinin de seyri değişmeye başlamıştır. Rêya Teze‘nin tarihinin aynı zamanda Sovyet tarihi olduğunu bizzat Rohat Alakom tarafından analiz edilmektedir. Okuyucu bu tarihi gidişatları ve sonuçlarını rahatlıkla kitapta bulabilir.

Yazar, Rewan diğer adıyla Erivan’da basılan Kürt gazetesinin her bir sayfasını incelikle araştırmış o dönem basılan fotoğrafları eski kuşaklara sunarak aynı zamanda güzel bir nostalji vesilesi yaratmıştır. Kitapta toplanan fotoğraflara bakan eski kuşaklar gazete ve Erivan radyosunda çıkan sanatçıların o günkü resimleri ile karşılaşırlar. Örneğin fotoğraflar arasında Heciyê Cindî’nin eşi olan Zeyneb Hanım’ın gazeteyi okurken çekilen resmi dikkat çekmektedir. Kitabın kapağında ise bir Kürt köyünde çiftlik çalışanları bir arada toplanmış ve okuma bilen biri tarafından onlara Rêya Teze okunmaktadır.

Yazarın dikkat çektiği diğer bir konu ise Erivan ve Ermeni birçok yazar ve sanatçının, Kürt sanatçılarına gösterdikleri dostluk ve yardımdır. Rohat Alakom Erivan için “Kürt kültürünün başkenti olduğunu” ifade etmektedir. Yaptığı inceleme ve sunduğu belgeler de bu sözün ne denli yerinde olduğunu gösterir niteliktedir.

Kitabın ekler bölümünde de Kiril alfabesinden Latin alfabesine dönüştürülen bazı yazılar Rohat Alakom tarafından yeniden okuyucuyla buluşmuştur.

[1] Pûng: Yarpuz

[2] Okuma yazma güzel bir marifettir