Evin Çiçek/ Niye Kürd ağalarına beylerine, mirlerine, dini kesimlere saldırdılar?

Niye Kürd ağalarına beylerine, mirlerine, dini kesimlere saldırdılar? Onları yıllarca sömürünün, gericiliğin merkezi olarak göstermedeki amaç neydi?

İttihad-ı Terakki Partisi yöneticileri, İTP’liler kendilerini ilerici, çağdaş maskesiyle kamuoyuna sunup Kürd ağalarını, beylerini, mirlerini de sürekli “ezici, sömürücü, gerici, gaspçı, gelişme, çağdaşlaşma, reform, değişim” düşmanı olarak işaret ederler.

Bu sınıfı Kürdlerin “Türk solu”nda yer alan Kürd gençlerine hedef olarak gösterirler. “Kürd feodallara hücum” emirleri verirler.

Farklı ülkelerde yaşayamamış, farklı rejimleri görmemiş, tanımamış, siyasal bilinçten uzak, değerlendirme birikimine sahip olmayan, ezberci, görmediği, yaşamadığı, pratiğine şahit olmadığı rejimlere, siyasal sistemlere hayran Kürd kendisine düşmanlaştırılmış olarak, kendisine ait bütün değerleri red eder.

Bu red ediş 1970 lerden itibaren İTP/CHP’nin çalışmasını kolaylaştırır.

Çünkü Kürdün en güçlü sınıfını, devlet oluşturabilecek kesimi temellerinden sarsmaya başlamıştır. Kale içten işgal edilmeye, çürütülmeye başlanınca tohum çürüyen kesimle beslenip yeşermeye, asimilasyon çok rahatlıkla boy vermeye başlayacaktır.

Kürd elitlerinin ulusal yönleri güçlüdür. Kürd ulusal kimliğini savunurlar, korurlar. Kendilerine bağlı olan insanları rahatlıkla ulusal kimliklerini korumak için harekete geçirebilirler. Sömürgeciliği, işgalciliği, hegemonyayı kabul etmezler. İttihatçıların halkları, etnisiteleri yok etme, Kürdistan, Pontos üzerinden Turan’a ulaşma projelerine karşı dururlar.

Mir, bey, ağa olarak İTP’lilerin soykırım listesine aldıkları halkları, etnisiteleri korumuş, yaşamalarını sağlamışlardır. Turan ya da “Misak-ı Milli” sınırlarına dahil olma yerine, kendi ülkelerinin sınırlarını belirlemiş ve bağımsızlık savaşı vermişlerdir, verirler. İTP üyeleri bilgisizlendirme konusunda sahip oldukları Osmanlı mirası, eğitimi üzerine batılı ülkelerde edindiklerini de eklerler.

Onlar, Kürd gençlerini, diğer halkların, etnisitelerin gençlerini şartlandırmayı, Kürd varlıklı sınıfına doğru yönlendirmmeyi, saldırtmayı başarırlar. Yoksul köylü sadece savaşçı, milis olarak bağımsızlık savaşına katkı sunabilir. Kürdün miri, beyi, ağasıysa özgürlüğüne tutkundur.

Köle, hizmetçi ruhuna sahip değildir. Toplumu yönetme geleneğine sahiptir. İnsan yönetme sanatını bilir.

Osmanlı askeri seferlerinden dolayı mahv edilmediği dönemler ekonomik olarak güçlüdür. Direnişler için gerekli ihtiyaçları karşılayabilir.

İTP/CHP’liler özgür ruhlu olana, bilene, yönetene, ekonomik anlamda güçlü olana, memleketini, insanını sevene darbe vururlar.

Onu sürekli karalar, olumsuz sıfatlarla dile getirir ve hedef olarak gösterirler.Bunun adını da “solcu, eşitlikçi, paylaşımcı olma, feodallara, kompradorlara karşı durma” olarak koyarlar.
“Çağdaşlaşma karşıtı, medeniyetten uzak, ilkel dili konuşan” kesim, işgalci kurumları Kürdistan’a sokmamak için mücadele edendir.

Sömürgecinin beyin yıkayan görevlisi, okulu yerine, kendi seydalarını-bilenlerini, Kürd medreselerini tercih edendir. Kendi insanını çocuklarına eğitmen yapan, kendi yoksulunu koruyan, doyurandır.

O, içten işgali gerçekleştirmek amacıyla askeri malzeme taşımak, depolamak için yapımına başlanılan karakolları, yol yapımlarını engeller. Sömürgeciliğin simgesi olan Osmanlı/Türk jandarmasını, askerini cezalandırır. Kendisinden istenilen görevleri red edip, çevresine de yaptırmaz.

Vergi memurunu kovar. Kendi ülkesinin zenginliği olan hayvanların sayımını önler. Tütün yasağını, kontrolünü tanımaz. Salgın hastalıkları bulaştırma olasılığı yüksek olan rejimin doktorunu kovar. Kendi geleneksel tıbbını tercih eder.Kısaca Kürd ulusal değerlerinin, kurumlarının yerine işgalci değerlerin, kurumların yerleştirilmemesi için mücadele eder.
O Kürdidir, Kürdistanidir, bundan dolayı da hedefe konan ve gücü sıfırlanandır.

Gerçek adı Türk Ocakları olan, yenilenen ismiyle “Halk evleri” yapılan Türkleştirme merkezlerine yönlendirilen Dersimli bir kız. O da anti-Kürd beyin yıkama mekanizmasına tabi tutulanlardan biri olur.

Bölgeyi soykırıma tabi tut, ambargo uygula, bütün taşınabilir zenginlikleri gasp et, insanları aç, çıplak bırak. Ondan sonra da “Size medeniyet getirdik, sizi okutuyoruz, medenileştireceğiz” de.

Bu tür koloniyel çalışmalardan biri olan Köy enstitüleri de ve oralarda Kürd çocuklarına yönelik uygulamalar çok sayıda doktora tezi için yeterli malzeme oluşturmaktalar.