Murat Issı/ Bir Osmanlı-Kürt Aydını: Malatyalı Bedri*

0
3308

Giriş

Malatyali_Bedri_ve_Kurdistan.pdf

Bedri Bey, II. Meşrutiyet dönemi matbuat tarihinde önemli bir yere sahip olmasına rağmen, az bilinen, yazıları pek gün ışığına çıkmayan ancak dönemin Kürt neşriyatında önemli bir yer edinmiş yazarlardan biridir. Yaşamının bilinen dönemi, II. Meşrutiyet’in ilk yıllarında sadece gazetelerde yazdığı yazılardan öğrenilmektedir. Yazılarında; “Bedri”, “M. Bedri”, “Malatyalı Bedri” imzalarını kullanmakla birlikte, doğrudan resmi kurumlarla yazışmalarında ise “Mühendis Bedri” imzasını kullanmıştır.

Malatyalı Bedri Bey hakkında bugüne kadar ciddi bir araştırma yapılmamıştır. İsminin belirtildiği bazı yazılar[1] dışında hakkında akademik bir araştırma yapılmamıştır. Bu çalışmada amacımız; Malatyalı Bedri’nin yaşamına ilişkin bir takım yeni bilgiler vererek ulaşabildiğimiz makalelerinin fihristini sunmak ve Malatyalı Bedri’nin daha önce bilinmeyen bir risalesini tanıtmaktır.

Yaşamı

Asıl adı Mahmud Bedri olan Malatyalı Bedri’nin yaşamına ilişkin, bugüne kadar gün ışığına çıkmamış en detaylı bilgiler; Başbakanlık Osmanlı Arşivleri’nde DH. SAİD. 177/97 Sicill-i ahval olarak arşivlenen belgede bulunmaktadır.[2] Bu belgenin günümüz Türkçesine tercümesi şöyledir:

“Mahmud Bedri Bey. Malatya eşrafından Ali Rıza Efendi’nin oğludur. Hicri 1293, miladi 1877 senesinde Malatya‘ da dünyaya gelmiştir. Hekimhan rüşdiye-i askeriyesini ve daha sonra sırasıyla Kuleli İdadiyesi‘yle Mekteb-i Harbiye‘ye girerek öğrenimini tamamlamış ve girerek 1901-02 senelerinde 6449 nolu diploma ile teğmenliğe yükselmiştir. ‘Veliahd veya Mahkeme-i İstikbal’ nam kitaplarının ve ‘Müjde’ ismindeki gazetenin yazarıdır.

Orduda çalışırken, bir ihbar neticesinde Kıbrıs adasına siyasi mahkum (esbab-ı siyasiye atfıyla) sıfatıyla sürgün edilmiş ama dokuz ay sonra Mısır’a firar etmiştir. Daha sonra fenniyenin mühendisliklerinde bil istihdam taksim-i arazi ve tarik-i Türkiya [tapu kadastro] kısmından şehadetname almıştır. Türkçe yazı yazıp ve Arapça, Farsça, Ermenice, Fransızca, Almanca ve İngilizce lisanlarına aşinadır.

Meşrutiyet’in ilanından sonra İstanbul’a gelerek 16 Ağustos 1909 tarihinde bin beş yüz kuruş maaşla Emniyet-i Umumiye İstihbarat bölümüne tayin edilmiş 15 Mart 1910’da bu bölümün lağvedilmesinden ötürü açıkta kalmıştır. 14 Ağustos 1910 tarihinde İstanbul Belediyesi Heyet-i Fenniye müdürlüğü üçüncü şubesine müdür yardımcısı olarak atanmıştır.

Emniyet’teki ve Belediye’deki duruşundan ötürü maaşı artırılmış ve Meşrutiyet öncesi muvafık olduğu teğmenlik rütbesi kendisine geri verilmiştir. 14 Nisan 1912 senesinde Belediye sermühendiliğine tayin edilmiştir.”

Malatyalı Mahmud Bedri, hem mühendislik hem de askerlik yapmıştır. 14 Eylül 1908’de yüzbaşı rütbesine sahip olduğunu görüyoruz.[3] Osmanlı İmparatorluğu’nda II. Meşrutiyet öncesi mühendis yetiştiren, mezunlarının askeri rütbeye tabi oldukları okul, Hendesi-i Mülkiye Mektebi[4] olmasına rağmen, Bedri bu okuldan mezun değildir.[5] Dolayısıyla Kıbrıs’tan firar edip Mısır’da mühendislik diplomasını aldığı bu bağlamda doğruluk kazanmaktadır.

II. Abdülhamid döneminde orduda görevliyken siyasi faaliyetler yürüttüğü açıkça görülmektedir. İttihad ve Terakki üyesi olan Malatyalı Mahmud Bedri, 1908 Devrimi’nden sonra yurda dönüş yapmış ve askerlikten ayrılarak[6] sivil hayata geçmiştir.[7] Gelir gelmez matbu’at dünyasına girmiş, ardından da 16.08.1909 tarihinde Emniyet-i Umumiye Müdüriyeti’ne bağlı yeni oluşturulan İstihbarat Dairesi İstihbarat memurluğuna 1500 kuruş maaşla tayin edilmiştir.[8] İstanbul dışında ayrıca Bursa’da çalışmıştır.[9] İstihbarat Dairesi’nde yaklaşık altı ay çalıştıktan sonra 15 Mart 1910 tarihinden itibaren işsiz kalmış ve 14 Ağustos 1910’da İstanbul Belediyesi Fen İşleri üçüncü şubesi müdür muavinliğine tayin olmuştur. 14 Nisan 1912’de ise İstanbul belediyesi başmühendisliğine tayin edilmiştir.

 

* Murat Issı, “Bir Osmanlı Kürt Aydını Malatyalı Bedri”, Toplumsal Tarih, no. 212, Ağustos 2011, s. 30-37’de yayınlanmış makalenin yeniden gözden geçirilmiş halidir.

[1] Malmîsanij, Kürt Teavün ve Terakki Cemiyeti ve Gazetesi, Avesta yayınları, İstanbul 1999, s. 102-104. Fatih Ünal,

II.Meşrutiyet, Ulusçuluk ve Kürt Ayrılıkçı Hareketi, Doğu Batı, no. 46, s. 69-107

[2] DH. SAİD. 177/97. Sicill-i ahval. Bu ve başka bazı belgelere dikkatimi çeken ve transkripsiyonuna yardım eden Doç. Dr. Candan Badem’e teşekkür ederim.

[3] Paris’ten gelen Malatyalı yüzbaşı Bedri, “İsabet”, Şark, No. 26, 16 Şa’ban 1326 / 1 Eylül 1324 / 14 Eylül 1908, s. 2

[4] Bu konudaki bilgilerimizin şu kaynağa dayanmaktadır: Kazım Çeçen, İstanbul Teknik Üniversitesi’nin Kısa Tarihçesi, İTÜ Bilim ve Teknoloji Tarihi Araştırma Merkezi Yayın No: 7, İstanbul 1990 ve http://www. arsiv.itu.edu.tr/tarihce/3335. htm

[5] Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra İstanbul Teknik Üniversitesi olarak anılacak olan bu okulun kayıtlarında mezun olmuş üç tane Bedri vardır, lakin aralarında Malatyalı Mahmud Bedri yoktur. “Dersaadet doğumlu Bedri Efendi: doğum tarihi 1319, babasının adı Hacı İbrahim Efendi. Ali Bedri Efendi: doğum tarihi 1926, babasının adı Ahmet Nazif Efendi. Münir Bedri Efendi: doğum tarihi 1927, babasının adı Abidin Efendi’dir.” Bu bilgiler için İTÜ Arşiv Müdürü sayın Nilden Yiğit’e tekrar teşekkür ederim.

[6] Sudan’da görevli olarak bulunuşu herhalde bu tarihlere denk gelmektedir. Bkz: M. Bedri, “Kürdler ve Asrî İctima-i ”, Şark ve Kürdistan, No 2 (29 Şevval 1326 / 24 Kasım 1908), s. 2

[7] Paris’ten gelen Malatyalı yüzbaşı Bedri, “İsabet”, Şark, No. 26, 16 Şa’ban 1326 / 1 Eylül 1324 / 14 Eylül 1908, s. 2

[8] BOA. DH.EUM.MH. 1-14 ve DH. SAİD. 177/97.

[9] BOA. DH.EUM.MH. 1-108